karanlik gündüzü gögsünden emdi
işiktan geceyi dogurdu zaman
gönlümü bir sevda sarinca şimdi
bir büyük günahi çagirdi zaman
kâbusla doldurdu pembe rüyami
çözemedim asla bu bir riya mi
çektigim her türlü derdi ve gami
duymadi, bilmedi, sagirdi zaman
zulümle çarmiha takti gönlümü
bir vefasiz için yakti gönlümü
bahtimi karartti yikti gönlümü
iplik iplik çile, egirdi zaman
kahvede harcadim barda harcadim
içkide kumarda zarda harcadim
yoku bilinmeyen varda harcadim
ömrün israfini bagirdi zaman
kurudu gözler seller er bitti
hedefsiz olunca yollar er bitti
nafile çirpiniş yillar er bitti
eceli bu cana degirdi zaman
fidanim büyümez çorak bir bagim
kurudu çatladi susuz, topragim
hazanda sararip düşen yapragim
rüzgarin önünde savurdu zaman
yillarin iziymiş solgun yüzlerde
bir damla yaş imiş dargin gözlerde
sabahi bekleyen yorgun gözlerde
yumulmuş kirpikten agirdi zaman
Ankara – 1996
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz