URFALI     BABE

( Yirminci Asrın Neyzeni  )

Filimler  çevirdi  besteler  yaptı

ޞöhretin  üstüne  şöhretler  kattı

Ünü  Türkiye  dışına  taştı

Yırminci  asırın  Neyzeniydi  o

Sanatı  en güzel  o  eder  tarif

Çok  sever  onu  izzet le  arif

Nasıl  edeyım  bilmemki  tarif

Yırmincı   asırın  Neyzeniydi  o

ޞanda  şöhrette  hiç  gözü  yoktu

İçi  cevher  dolu  gözuyde toktu

Malı  mülkü  hatta  eşiyde  yoktu

Yirminci  asırın   Neyzeniydi  o

Nerde  akşam  orda  sabahı  eder

Kah  İstanbul kah  İzmir  durmadan  gezer

Bas  bariton  sesi  ile  maniler  dizer

Yirminci  asırın  Neyzeniydi  o

Elide  sazı  dilinde  sözü

Çok  cesurdu  hiç  korkmaz  gözü

Dışı  nasılsa  öyledir  özü

Yirminci  asırın  Neyzeniydi  o

Kimini  çok  sever  kimine  kızar

Yanlışlık yapanı anında  bozar

Kafayı  bulunca  şiirler  yazar

Yirminci  asırın  Neyzeniydi    o

Eserleri  dilden  dile  dolaştı

ޞöhreti en ücra  yere ulaştı

Besteleri  bir çoğunu  çok  ünlü  yaptı

Yirminci  asırın  Neyzeniydi  o

Urfada  doğdu  büyüdü  babe

Kimi  hocam  dedi  kimisi  babe

Kalk   gidelim babe di hade  rabe

Yirmici  asırın  Neyzeniydi  o

M. Güçlüyü çok sever  yapamaz onsuz

Dünya  onun için  adeta  sonsuz

Hümanisttir  o  kedersiz  gamsız

Yirminci  asırın Neyzeniydi   o

İboyu sever ha bazende  kızar

Yalan  söyleyeni  orada  bozar

Sazını  çalıp  taşlama  dizer

Yirminci  asırın  Neyzeniydi  o

Babeyi  anlatamaz  kagıtla  kalem

Tanıyor  onu  bütün  bu  alem

Dinleyende  kalmaz  ne  dert  ne  elem

Yirminci  asırın  Neyzeniydi  o

Cemal  derki  tarif  ettim  babeyi

Görmeyenler  bile  tanır  babeyi

Çok  isterdim  ölmeden  görsün  KABEYİ

Yirminci  asırın  Neyzeniydi  o

                                   M.CEMALETTİN  AKBAޞ                                

                                         İSTANBUL-5-9-1988