Dur!!!
Daha fazla ilerleme!
Orası senin için yasak bölge.
Söylenme öyle kendi kendine…
Ne söyleyeceksen, yüzüme söyle.
…
Daha fazla ilerleme!!!
Yüksek gerilim hattına giriyorsun.
Kendini göz göre-göre tehlikeye atıyorsun.
Göğsümde bomba gibi taşıdığım sevdanın
Pimini çekerim yoksa!
Kendimle birlikte seni de yakarım ha!!!…
…
Bana öyle mahzun-mahzun bakma.
Vallahi de acımam sana.
Bir adım daha atma!
Dur, daha fazla yaklaşma…
Bakmam gözlerinin yaşina.
Aldanmam artık o sihirli bakışına.
Bir füze rampası gibi,
Hedefe kilitlenmiş gözlerime,
“Yıllardır koruduğum sevda bombasını yerleştir”diye
Emir verdim kalbime…
Henüz vakit varken dön geldiğin yere.
Belki, yeni pişmanlıklar bulursun kendine.
Kalbimden sürgün olduğun anı hatırlarsın, belki…
Sürgün anılarını, sürgün sevdalarını düşün.
Ben seni kalbimden sürgün ettim.
Sen ise beni kalbinde hapsetmişsin.
Hem de müebbet hapis!!!
Ama boşuna sevinmişsin
Kalbinin taş duvarlarını yıkıp firar ettim.
Artık kalbindeki ben değilim.
Sadece, benim hayalim…
Sürgün yılların sana ders olsun.
Bu can artık son kurbanın olsun.
Yoksa vallahi de pişman olursun.
Bir bombaya kurban olursun.
Çünkü yasak bölgeye giriyorsun