Mekiye’ye
Küçükken seçme şansımız yoktu bizim
Ne verirlerse onu giyerdik üzerimize;
ama ne olursa olsun değişmezdi bizim modamız
yaz kış kreasyonu Adem baba modeli.
Elbet birgün bizim de ile başlayıp üç nokta ile biten hayallerimiz vardı;
tırnak içine alınan umutlar,
her biri virgülle özenle ayrılmış mevsimlik düşlerimiz vardı.
Büyüyünce bizimle beraber büyürdü sanıyorduk ütopyalar
ve hiçbir zaman iki nokta üst üste gelmeden
açıklama yapmıyordu hayat.
Bir şehrin iki uzak yakası gibiydi
istese de bir araya gelemiyordu artık hayat.
Birgün biri çıkar da masallarımızı geri verir diye düşlüyorduk;
büyümüştük ya da zorla büyütülmüştük.
Şimdi anlıyorum, ilk önce beni doğurdu zaman
sonra da babamı,annem ise;
kaçak iklimlerden düşen bir yağmur damlasıydı büyükler için.
Zaman gelmişti artık yorgun şehrimin
penceresiz düşlerinden el sallıyordum;
Simurg’tan kaçan bir martının güneye giderken
kuzey sevişmelerini unutan kanatlarına
Eskişehir – 06.03.2007
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz