bu gün recep’i sordum, sizin mahallenin çocuklarına
evde abi,akşam çıkamaz dışarı dediler
oysa böylemiydi önceden,
akşamları top oynamazmıydık gençlerle
sonra demlediğin tavşan kanı çayı yudumlamazmıydık seninle
sabahcı olmuş recep,
çantasınıda yenilemiş duyduğuma göre
çocuklar bırakmadı tuttu kolumdan
hadi abi, iki üç vur şu topa,
istersen yine bahçeye kaçır,
vallahada billahada ağlamayacağız
recepsiz olmaz dedim kendi kendime, hele çaysız…
söyle, şimdi kim ders çalıştıracak ufaklıkları,
kim çikolata alacak onlara
akşamları sadece camdan mı seyredecek yumurcakları
hadi bana acımadın,
recep’in ne günahı vardı…