Üye Girişi »     
Özlemin Doruğu

sen hiç hatırlanmayı hatırladın mı?
sen unutmayı hatırlarsın unutmamayı değil
çünkü sen hiç hatırlamadın
sen hiç anlamadın beni anlayamadın
sen sadece yıktın… ve gittin
hatırlamak da bana kaldı unutmamak da
ben artık özlemiyorum seni
çünkü artık özlemin doruğundayım
ve buna özlemek denmez
buna denen yıkımdır, yıkılmaktır
artık özlemin sınırındayım
ve bundan sonrası yok burası son durak
dayanamıyorum artık
artık ulaşamıyorum özlemeye
ben artık özleyemiyorum
oysa ne güzeldi o günler
o hatırlamadığın günler
bakışların vardı
sonsuz bir okyanustu sanki
ne kadar kürek çeksem de, hiç bitmedi
ve dalınca içine gözlerinin
bir daha çıkmak istemedim
yukarıya nefes almaya
sonunda boğulmak olsa da, ölüm olsa da
ölüm senden olduktan sonra
zaten ölüm ölüm değil
bu başka…
bakışların vardı ya
sanki konuştuklarımı anlamıyordun
sanki başka dillerde konuşuyorduk
ve sen duymuyordun sanki beni
ve sanki anlaşamamamız seni çekiyordu
sana komik geliyordum belki de
sen sadece bakıyordun
hiç bir şey konuşmasan da
sanki bir şaheseri izliyor gibi
ve bir daha görmeyecek gibi
sen sadece bakıyordun
öylesine bakıyordun ki
şiir gibiydi bakışların
ya da gecenin ürpertisiydi
kumsala vuran dalgaların huzuru
ulaşılmazlığın çekiciliği
bilinmeyenin çekici gizemi vardı bakışlarında
öylesine bakıyordun ki bana
o bakışların yeri bambaşka
ama geçti ben artık özlemiyorum
çünkü özlemin doruğundayım
sense hep mutluydun ben mutlu olmasam da
ben seninle yaşamı yaşamak isterdim
ama yaşam bizi yaşadı galiba
ve paylaşmak isterdim hayatı seninle
kumsalda yürümek elele
ve batışını izlemek güneşin yüreğin yüreğimde
saymak bir bir yıldızları seninle
ben hep seni saysam da
yağmur yağarken boşalırcasına gökyüzünden
aynı şemsiyeyi seninle paylaşmak yerine
ıslaklığı paylaşmak seninle
yağmurdan saklanmak yerine
üstüne gitmek hayata rest çekercesine
dans etmek seninle sadece rüzgarın sesiyle
gözlerini kapatmak ve bırakmak kendini rüzgarın önüne
ve asla bırakmamak seni hasrete gurbete
sımsıkı sarmalı seni ve bağlamalı ellerini ellerime
hani var ya yaşamak da seninle ölmek de
bir ömür seni özlemekle geçse de
razıyım seni bin ömür özlemeye
özlemek de senden olduktan sonra
özlemin içinde sen olduktan sonra
ben buna özlemek demem
bu bambaşka…
sen bana özlemeyi
ve önceki özlemlerin özlem olmadığını öğrettin
sen gidince anladım ki
hiç özlememişim daha önce adam gibi
özlüyorum sanmışım
özlediğimi sanmışlığı
yanmışlığımla anladım bir de yıkılmışlığımla, yanılmışlığımı
ama sen bana özlemin doruğunu anlatmamıştın
söylesene bu dorukta tüm doruklar gibi
yani bıraksam doruktan kendimi
düşene dek…
tüm yaşadıklarım ve seninle yaşamadıklarım
geçer mi gözlerimden, film şeridi gibi
ya da açsam kollarımı
uçtuğumu hissedebilir miyim
yüzümde hissedebilir miyim rüzgarı, ya saçlarımda
bu dorukta görebilir miyim sonsuzluğu
haykırsam sensizliği geri yankılanır mı kulaklarıma
ve yakın olur muyum bulutlara
yıldızlara dokunabilir miyim
özlemin doruğunda
öyle değilse anlatsana ne bu
allah aşkına
sen giderken benim bakışlarım ıslaktı
seninkilerse hep aynıydı
gece yarısı boş sokak lambaları gibi
dünya yalan ya…
seni çektim içime
sensizliğin sarhoşuyum şimdi
dönen başım değil
dönen yalan dünya
ben artık özlemiyorum
çünkü artık özlemin doruğundayım
bu özlem değil bu başka…



İzlenme: 37 Görüntüleme
Puan:
1 Star2 Stars3 Stars4 Stars5 Stars (No Ratings Yet)
Loading...
Ekleyen: admin

Yorumlar

Yorum Yaz