Gülsüm Nine, babasının nerede şehit düştüğünü öğrenemeden vefat etti.
Çanakkale ‘de mi Sarıkamış’ta mı

OОUL

Dinle oğul
Ben on iki yaşındaydım
Ellerim koynumda kaldığında
Seferberlik yıllarıydı
Aklım başımda değildi
Babam kır atıyla köyden ayrıldığında
Bir tufan günüydü oğul
Öksüzler ağıtlar yaktığına

Dağ yolundan gitti dediler
Memleket uğruna
Köy boşalmıştı yiğitler gitmişti
Gidenler ocağımızın umuduydu
Oğul o gün hava kar bulutluydu
Ölüme gülen insanların gözü ışık ışık
Yüzü soluktu

Nişanlıydı yiğitler
Yiğitler ölüme nişanlıydı

Oğul
Bizim için bir candı
Köyde erkek çocukları
Sığınaktı
Kırmızı liralarımız yoktu ama
Erkek doğuran analar çoktu
Genç kızlar çeyizlerine al yazmayı
Yüreklerine hasreti koydular
Analar kundaklara gözyaşlarını
Beşiklere ağıtlarını sardılar
Ölümle yattılar
Ölümle kalktılar

Yanıktı ninniler
Kızların türküleri
Anaların yüreği yanıktı

Oğul
Ben babamı hiç tanımadım
Yüzüne hiç dokunmadım
Sesini hiç duymadım
Görmedim babamın yüzünü
Elli sene yaşadım
Bu sevdanın hüznünü

Sahi baba nasıl olur
Yüzü sevecen elleri yumuşak mı
Baba umut mu
Yoksa baba mert baba devlet
Baba dağ mıdır
Ölmüş müdür
Bir mürüvvet görmüş müdür

Oğul on iki yaşımdan beri
Gözlerim dağ yolunda kaldı
Baba denilince yüreğim
Dilim dilim kanıyor
Duman duman dağlar
Sanki babama yanıyor

Gözlerim hep o yolda şimdi
Ha geldi ha gelecek
Bir ömür yetmedi
Bu sevda bitmedi
Bekledim gelmedi
Gelmeyecek
Gelmeyecek

18.mart.
…………………………………..