Bu şiir Yavuz Şahin’e yazılmıştır
On dört yaşındaydım henüz
Masumiyetimizi koruyan o dev gibi adam,
Babam öldüğünde anladım hayatın zorluğunu.
Dilimde dua, elimde boya sandığı ile
Ürkekliğine gizlediğim çocukluğumu,
Ayakkabıların esnaflığını yaparken yitirdim.
Babamdan tek kalan mirastı gururum.
Garip anamın bir tas çorbasına ekmek
Kardeşlerimin çaresizliğine merhem olabilmek için çalışır,
Rengi solmuş, soldurulmuş kısık sesli isyanımla
Kimselerin görmediği, zindana dönmüş gecelerde ağlar,
Gözyaşlarımın her damlasında biraz daha büyürdüm.
Ne odam kireç, ne de yüzüm güleçti benim
Hayattaki tek yarimdi anam.
Bir gülüşüne okyanusları çiçek yapar
Kınalı ellerine cennetten nur toplardım.
Yoksulluk yüreğime çisil çisil damlarken
Yamalı ceketimin içine gizledim mutluluğu.
Koynumda kime biriktirdiğimi bilmediğim bir sevdayla,
Hem kendim büyüdüm, hem de kardeşlerimi büyüttüm.
Kendi isteklerimi karşılayamamış olsam da
Onların neşesiyle teselli bulup,
Hep hayallerimi gözyaşlarımda öğüttüm.
On dört yaşındaydım henüz, koskoca bir adam gibi…
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz