Kuğunun Son Şarkısı seninle bestelendi,
Kırmızı ve Siyah’lar gül diye destelendi.
Ateşten Gömlek diye giyindim her geceyi,
çözemedim bir türlü sendeki bilmeceyi.
Güller Kitabı’ndan devşirdiğim çiçekler,
ellerine değmeden elimde ölecekler.
Beş Şehir taşıdım ardın sıra onları,
sayfa aralarında kurumak mı sonları.
Ah mine’l-Aşk dedim yalnızlığım kül oldu,
Kurutulmuş Gül Mevsimi elimde gül gül oldu.
geçtim mahşer diye yangınların içinden,
gelmedi rüzgarın ne çin’den ne maçin’den.
ben Kırık Hayatlar sokağında yalnızım,
bahtım karadır benim semada yok yıldızım.
zindanımı Asya’nın Kandilleri ışıtır,
Eylül’ün her sayfası ellerimi ısıtır.
sevdalı cümlelerin ardında yorulmuşum,
uyanıp kalmışım ki kimlerden sorulmuşum.
Bu Mağrur Kalp alsın mı kitaplardan ahını,
hangi sayfada bulsun Gençliğim Eyvah’ını.
sayfa sayfa yazıldın her takvim yaprağına,
Kılıç Yarası Gibi gül ektin toprağıma.
ellerimde cam kırığı Mai ve Siyah düşler,
bana ait değildir takındığım gülüşler.
Başımıza Gelenler bir devin yalnızlığı,
görmez bizi cüceler bilmezler sonsuzluğu.
Rüzgarlı Bayır’larda Yorgun Savaşçı’yız biz,
Sonsuzluk Kervanı’nda büyük mirasçıyız biz.
derdime deva için Kırk Ambar’ı yokladım,
yalnız seni okudum her şeyi yasakladım.
Bir Çift Yürek var şimdi içimde her an benim,
sayfalarda ağlayan düşünen yazan benim.
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz