Bir dilek tut içinden aşka dair,
Bana dair.
Sonra tut ellerimden, al,
Götür beni bu yerlerden.
Bu yok olmuş, karanlıklarla kaplanmış,
Lanetli şehirden;
Hiç var olmayan o mutluluk diyarına.
Tüm dileklerin gerçek olsun orada, benimle.
Güneş istediğin yerden doğsun,
Yalnız gözlerinde batsın.
Bir yıldız seçelim her gece,
Yalnız sözlerinle kaysın o uçsuz bucaksız,
Sonu olmayan, sevdalı semadan.
Bir gülüşünle gelsin en yeşili baharın,
En güzeli açsın güllerin, karanfillerin.
Bir bakışınla kopsun en korkulu fırtınaları güzün.
Ya da damla damla aşk yağsın
O kapkara bulutlardan üstümüze.
Bir dilek tut ve fısılda kulağıma sessizce,
Dört mevsimi yaşayalım bir anda.
Tut ellerimden;
Al götür beni buradan uzaklara.
Hep yalnızca adı geçen,
Aslında gerçek bile olmayan o Kayıp Vadi’ye:
Hani sürekli geçer ya aklımdan…
Çok uzaklarda bir dilek tut aşka dair,
Bana dair.
İster sarhoş olmayı dile eskiden yaptığın gibi,
İstersen içerek ayılmayı o zifiri sorhoşluğumuzdan.
Birşey dile benden çok uzaklarda,
Her şeyin gerçekleşebildiği,
Mucizelerin aslında var olduğu topraklarda.
Çöl kuraklığının bir yağmur ormanı buğusuna katıldığı,
Güneş, ay ve yıldızların mateminin bir olduğu tek yerde.
Bir dilek tut içinden aşka dair,
Sonra fısılda kulağıma
Birşey dile benden çok uzaklarda,
Al götür beni buradan uzaklara…
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz