Deryalar kadar coşan yüreğimle
Tüm heybetimle seslendim!
Yollarını bekledim,
Geçen otobüslere baktım
Seni aradım inen yolcular arasında
Sonra sonra
Seni haykırdım,
Dudaklarımdan dökülen cümlelerimde
Buz kestim,
Senin gelmeyeceğin düşüncesi girince içime…
Ferahladım, yağan yağmurla birlikte gelen kokunla
Ve birden haykırdım Hey arkadaş!
Gündüz gecenin karanlığına büründü
Bak, gökyüzünde yıldızlar nasıl parlıyor
Tıpkı evet tıpkı senin gibi
Senin gibi aydınlatıyor çevresini
Hey arkadaş diyorum, sessizliğimle içime
İlerleyen gece saatlerinde
Yırtık gömleğimin düğmelerini iliklerken
Oğuşturuyorum elimi, donmasın diye nefesimle ısıtıyorum parmaklarımı
Geleceksin biliyorum
Bırakmazsın beni yalnız
Benim seni sevdiğim kadar, seversin sen de beni
Gelişinle ısınacağım biliyorum
Ne ev ne de yakacak bir parça kağıt var
Ama yine de üşümeyeceğim
Çünkü senin sohbetin ısıtacak içimi…
Hey arkadaş!! gel artık
Karnım acıktı
İkimiz için ayırdığım bir kuru simiti bekletiyorum şerefine
Rüzgar daha heybetlendi
Usul usul bedenim donuyor
Olsun bekleyeceğim yine seni
Bak deniz hemen dibimde
Tıpkı senin gözlerin gibi masmavi
Bakınca seni görüyorum
Senin ruhunu görüyorum
Hey Arkadaş!!
Gel biran önce gel
Gelişinle ısıt beni, sohbetinle ferahlık ver,
Yalnız bırakma, yoksa yoksa,
Donacağım bu gece
Senin eşsiz mavi gözlerine bakarken ben
Arkadaşım gel, gel artık…
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz