Mustafa yilmazdır ,adı ve sanı
Sohbetinde dolup taşar , etrafı yanı
Dörtbiryana dağılmıştır,ünvanı şanı
Konuşmasına doyum olmaz atar Mustafam.

Ekmeğini aslan ağzından kaparsın
Bir Allaha inanır ona taparsın
İşini doğru dürüst yaparsın
Namaz kılmaz ama şükür yapar mustafam.

Arkanda yeşil orman önünde deniz
Havayı hiç sorma billurdan temiz
Koyun kuzu inek hepisi semiz
Gün gelir birer birer satar mustafam.

Sanki aşıksın koyun kuzuya
Sürü sürü götürürsün, bulsan yazıya
ޞükür edersin çok olmazsa azıya
Alçakgönüllülüğe enginlik katar Mustafam.

Demli demli bol bol çayını içer
Tarlada orak ile ekinin biçer
Dost ahbab uğruna serinden geçer
Düşmanına hançer gibi batar Mustafam.

Akşama dek çalışır, hem çok yorulur
Orak sallamaktan kolu burulur
Televizyon başına akşam kurulrur
Yorgunluktan looogibi yatar Mustafam.

Aynur, Tülay, Erdal, Serdarı vardır
Gözü göğnü aklı fikri, hep bolca kardır
Çengen köyü onun için geçilmez yardır
Gün misali orda doğup orda batar Mustafam.

Çengeni terkeylemek ona ölümdür
Koyun kuzudan vazgeçmek sonsuz zulümdür
Koyunların çift doğurması neşe gülümdür
Koyununa kuzusunu katar Mustafam.

Kendi değmiş kırk küsür yaşında
Yatar uyur sobasının başında
Çengenede muhtar olmuş düşünde
Bu sözleri kafadan atar Mustafam.

Yıllarca demirçelikte aşçılık yapmış
Hakkını yedirmemiş emeğin kapmış
Hergün arsuz yolundan çengene sapmış
ޞimdide bekçilik yapar mustfam.

Aşçolıkta en büyük usta benim der
Zehir zakkum süsbiberini çerez gibi yer
Karşısına güçlü biri çıkmazsa eğer
Saddam gibi diktatörlük yapar Mustafam.

Çengen yolundan in yürü yukarı
Sağda solda görürsün körü sakarı
Aşağıda çay dere yukarda yar’ı
Lafla çengeni Paris yapar mustafam.

Evler yolun sağ ve solunda
Meymenat yok çengenlinin hiçbir kulunda
Gözleri birbirinin para pulunda
Çengenli şalvar üstüne kemer takar Mustafam.

Çengene yaya olarak gideyim desen
Eşi dostu ziyaret edeyim desen
Zevk için koyunları güdeyim desen
Çengenliler bön bön bakar Mustafam.

Aylarca beşon kiiye yemek pişirdi
Kalan yemekleri yiyerek göbek şişirdi
Yaz günü sıcakta yine üşürdü
Soba başında uzun uzun yatar Mustafaam.

Saddam yüzünden tırlar durunca
ޞirkette işçilere tekme vurunca
Yemek yiyenler hep yok olunca
ޞimdide şirket bekçiliği yapar mustafam.

Akşam altıdan sabah altıya
Bazen yıldızlara bakar bazenda aya
Saniye dakika saat saya saya
Oniki saat bekçilik yapar Mustafam.

İki tur atar üç düdük çalar
Bir sigara yakıp maziye dalar
Bazı bazı da hüzünle dolar
Kulübeye gidip sabahadek yatar Mustafam

Erkan ,Selda ,Emiş sonunda Özlem
Zordur sekiz çocuk olsada sözlen
İnsan onları zor doyurur baksada gözlen
Genede şükür duasını yapar Mustafam.

Demli çayı çok sever demsizse içmez
Günde yedi defa çay olmazsa ekini biçmez
Bu dünyadan göçerde çengenden göçmez
Çengen için Hatay’ı satar Mustafam

Evi iki oda yarım salon sıvasız birket
Tüm zamanın ı çalıyor şu zalım şirket
Deselerki şu işi sen artık terk et
Bu yaştan sonra ne işe yatar Mustafam.

Birketler gözeneklerle bir desen saçar
İçerde osuruversen, dışarı kaçar
Ne çare ki ekonomi, maddiyat naçar
Yoksa her köşeyi karo mermer yapar Mustafam.

Karayanık ali söyler hakikat özü
Her yerde her zaman en doğru sözü
Mustafamın çengen haricini görmüyor gözü
Dağların odunun u kışın yakar Mustafam.

Eniş iner yokuş çıkar biran yorulmaz
Ağaç koymaz keser hesap sorulmaz
Elinde tüfek belde silah engel durulmaz
Yan bakanları önüne katar Mustafam.

Kilosu yarinde yüzü ekşi heybeti vardır
Sinirlenince volkan gibi hiddeti vardır
Akıl sır eremeyecek şiddeti vardır
Gök gibi gürler şimşek gibi çakar Mustafam.

Çengenliyim der hep gurur duyar
Köyün örf adetine tamamen uyar
Bazan biber eker bazanda hıyar
Herkese omuz üstünden bakar Mustafam.

Kayınıda böyle över çengen köyünü
Gidinde görün oradaki nişan düğünü
Sarılar esmerler kaplar yer ve göğünü
Gülmekten ölüler mezardan kakar Mustafam.

Kimisi zıplayarak oynar kimisi hoplar
ޞalvarla oynamıyan eteğin toplar
Bir kanun ile helalara girdide boklar
Hepsi taş deliğinden yukarı bakar Mustafam.

KARAYANIОIM söze son, vermak isterim
Mustafayı yücelerde görmek isterim
Sözümün çoğu şakadır övmek isterim
Kayının sen için seller gibi akar Mustafam.