Ruhumu tatmin edecek şey , nerede can verdi?
Belki can çekişti de ardıma düştü.

Aldanmak , oyalanmak , kuşatılmak kaderimdi
Gayb’ın esintisi ala’dan dünyaya düştü

Bilinmeyenden geldi iki ses
O üflenen dolaştı durdu da tongaya düştü

Özü yerine aldatanın sözüne düştü
Belli ki gördüğü hoş bir düştü

Nefsine zulmetti ve tenkid oldu
Doğruldu semaya uzandı secdeye
Gönlünü ta uzaklara uzattı ve ağladı
O ne içten tevbe ve ne biçim duruştu.

Aldatılmışlığın acısı terketmedi
Her gece beraber girdiler karanlığa
İlk ışıkta beraber uyandılar
Neki yazılan bir daha silinmedi

İşte o gün bu gündür yüreğim sızlar
Biliyorum ,
Tecrubesizliğimin kurbanıyım…

Bedel ödemek için yaşamam gerek
Belki sonsuza dek!

Yalnız kalmak için yalan söyledim
Uzun zamandır dinlememiştim kendimi
Sessizlik içinde sensizlik çağırdı beni
Derinden nefes alıyordum sayarcasına

Uzleti içime çektim azar azar
Aradığım hazzı buldum gibi
Koklamak hiç bu kadar güzel gelmemişti
Ya sen ne zaman koklayacaksın!

Sebepler bir bir tükenmekte
Hızlı adımlarla koşmaktasın
Mutluluk ufkun belli belirsiz
Kabul et , çok unutgansın

Umutsuz yaşamda neymiş
Savrularak boşluklara
Yeni çıkmış modaymış
Ya sen ne zaman öleceksin!

Rize – 2000