Bedeli ağırmış bazı şeylerin
Sonunu düşünmeden girilmezmiş işe
Ateş yakar bilir misin bazen her şeyi
Bazen bir odada günahsız bir kişiyi
Azapta ateşe benzermiş
Keder ve aşk da öyle
Bilemezdik aşktan uzak durmak gerektiğini
Bedel ödemek yok mu
Hem de ağır bir bedel
Bazen hak etmediğin şeyler
Hiç sormazlar bu ceza sana çok mu
Sen kurtulamazsın sarar ya ateş seni
Sonra kırılır ya tuttuğun her dal
Sığınamazsın ya hiç bir kapıya
Sonra bir gece seyrederken derinleri
Gökten imkânsız bir hayal konar aklına
Düşünürken
Düşünemeyişlerine ağlarsın
Artık bıkmışlığınla yıldızları seyretmekten
Asi bir şiir dökülür dilinden
Bir zincir bağlamıştır seni
Mutluluk firaridir kalbinden
Kalbin acılara mahpustur
Nereden geldiğini bilmediğin
Bir isyan taşar aniden düşüncelerinden
Bedeller insan sürekli ödemekten yorulduğu
Bir vergi gibidir
Sonra bir de çiçekler vardır
Onlarda insanın kalbinden
Apansız fırlayan sevgi gibidir
Hayaller ise hayalettir
Sen onu kimseye gösteremezsin
Kimselerde onu göremezler
Matemlerde Hint mürekkebi gibidir
Kalbe bulaşırsa eğer
Onu kimseler silemezler
Matem mürekkep siyahlığıyla
Sardığın da kalbini
Sen feryadınla inlersin o zaman
Feryadın inletir senin görmediğin yerleri
Feryadınla üzülür birileri
Senin feryadının bedelini
Sen de başkası da öder belki
Komşuların olacaktır kuştan böcekten
Sırdaşların olacaktır park bankları
Sırtını dayadığın akasya ağacı
Sırdaşın olacaktır kaldırımlar
Uzanıp parktaki çimlere sen söylerken şarkını
Belki de bölecek bir sarhoş lüzumsuzluğuyla
Başkası ağlayacak şarkının değil de
Aşk acısının sancısıyla…
Sonra sende üzüleceksin
Derdin taşacak gözlerinden iki damla yaş olup
Park bekçisi kalk artık dediğinde
Çimlere veda edersin
Sonrada bekçiye küfür
Sokarsın sonra cebine ellerini
Silersin bir gözünün nemlerini
Ve hala söylediğin şarkıyla
Yaşadığın hayata lanet dersin
Sen söylediğin şarkının bedelini ödersin…
Yolculuğun bitmemiştir…
Acın yitmemiştir…
Seni üzenlere senin çektiğin acı yetmemiştir
Sabaha vakit vardır gece bitmemiştir
Sarhoşlar etrafında ellerinde şişeler
Madde bağımlıları çekerlerken tiner
Dolaşırken onlar senin etrafında
Sen, hala seni üzen o lanetli prensesi düşünürsün
Ve gecenin karanlığında tek kalmışlığınla
Ne biçim üzülürsün
Sonra oraya bir yere çöker kalırsın
Donarken gözlerinin önünde bir tek hayal
O da sevdiğinin gözleri
Kulağında çınlarken sevdiğin acı sözleri
Canın acır birden
Kahredersin kendi kendine
Kahredersin söz dinlemeyen gönlüne
Kalk eve git dersin ayaklarına
Tekrardan gözünün önünde onun hayali
Derken gün doğar çınarın ardından
Sen titrersin seherin donduran ayazından
Gözlerinden taşan o acı donar
Gizliden yüreğin yanar
Sevginin, aşkın bedelini ağır öder insanlar…
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz