Deniz yorgun sahile vurmaktan
Küskün ay bu gece
Yıldızlar göç etmiş daha ılıman gönüllere…
Aşksa yeni yasaklanmış
Şehir uykudayken vurulmuş sahte bir gülüşe..
İşte aşkın hikayesi bu
Biraz kırgın biraz naif biraz yitik.
Kırık bir keman sesi gibi
Unutulmuş biraz, yanık ucundan
Gemiler geçerken sahilden
Güverteden kadim dostlara yarım simit at
Çığlık çığlığa uçuşurken martılar
Yem ol oltanın ucunda karış deryalara
Ilık bir dağ rüzgarı içini ürpertsin
Kokunu getirsin okyanuslar ötesinden
Saçının içinde kaybolsun kor yüreğim
İçimi soğutsun esmer gülüşün
Yar
Ellerinin sıcaklığını koy avuçlarıma
Yaksın tenimi teninin kokusu
Sabahlara uyanalım sıcak bir ekmeğin buğusunda
Sonra sen yak benim serseri gönlümü
Şiirler yazdır sevdanın üstüne
Sonra çek git okyanuslar diyarına
Ve
Ben seni bekleyeyim
Şehrin yüzünden kırmızı boyaları akarken
Sokakta edepsiz bir topuk sesi
Şuh bir kahkaha
İsterik bir ağlama…
Dünyanın tüm nimetlerini bir pula satarken
Karşı kıyıda eftelya..
İşte o an insan denen mahlûkun
Belki de görebileceğin en saf siluetine bak
Doyarcasına tıkanırcasına tıksırırcasına bak..
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz