Ne zaman seni anlatmaya kalksam
Yüreğimi söker alırsın yerinden
Böleriz ortadan yarısı sen yarısı ben
Ben Anadolu olurum sen de ben
İşte bundandır toprağıma tutkunluğum
İlk yazın çiçeklenişi gibi inanışım bundandır
Hani gecenin urganı koparda söküverir şafak
Hani ansızın çıkıverir kuşlar ortaya
bir şeyler gürül gürül akar şuramda
Bir şeyler yanar alev alev
Deli olurum sevincimden
Bırak artık beni
Bir söğüt gölgesine bırak
Sürgün sularına yosunlu oluklarına bırak
Yaşamak odur işte
Çırpınan yürekte can nefeste yaşamak
Bazen bir bulut gölgesinde
Alıp başımı gittiğim olur uzak diyarlara
Sevda uğruna geçim kavgası uğruna
Özlemin takılır gelir her seferinde ayaklarıma
Oturup güllerden mevsimler yaparım
Kırk ikindilerle sularım
Sesimin mavisinde uçururum kuşları
Ceviz yeşiline dikerim umutları
Şu kadar gücenmişlik yok sana
Bulamasam da çocukluğumu koyduğum yerde inan
Özlesem de gençliğimi zaman zaman
Bilirim çünkü ne rüzgar eser kendiliğinden
Ne de fırtına diner sebepsiz
Şu yaşam savaşında şu geçim derdinde
Şu can korkusunda elde avuçta kalanla
Sevmek var ya seni sevmek hep yepyeni umutlarla
Karanlığın ötesinde gördüm ben hep seni
Dilsiz dualarımda sen vardın en içli türkülerimde sen
Yaşamın kutsal kitabını sende okudum sende yazdım
Yürekte köz köz hissettim
Dondun zaman zaman göz yaşlarımda
Yükselen ruhta şahlanan duygularda
Hep toprak tadındaydın su tadında
Soludukça havanı kaynadı yüreğim
Oy Anadolu m oy gayrı sana ne deyim
İşte aşk işte özlem işte yaşama gücü
Ve de kucağında ölmek sevinci
Tanrıya yakarış kadar içten
Tanrıyı duyarcasına yürekten
Ve de gözlerim tetikte
Yüreğim namluya sürülmüş kurşuna benzer
Bu can buyruğuna verilmiş
Gerektiği yerde gerektiği zamanda
Vur emrini sen ver Allah aşkına
Namerdim bu yürek kucağında
Ölümün tadına varmazsa namerdim
Yurdagül Özay
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz