döndüğümüzde işten eve
beklediğimiz hazır bir sofraydı
içine sevgi aş edilmiş bir tas çorbayla
azıcık da somun olan…
günün yorgunluğu dinse yeterdi
akşam haberlerinden evvel hanımla karşılıklı içilen
şöyle bol köpüklü bir kahvede…
belki az kazanırdık ama
asla harama uzanmazdı elimiz ve
elbet bilirdik şükretmesini
kışın soğuğunda
yüreğimizin sıcaklığıyla uyanıp
gecenin bir vaktinde
durduğumuz rükûlar, secdeler
yola getirirdi sinelerimizi…
Yaradan’ı bilip hamdederdik…
isteyerek yaşardık velhasıl
kimseye kötülük geçmezdi içimizden
içimizde sevgi büyütürdük
ve şefkat ve dostluk ve muhabbet…
attığımız adımlar
alnımızda biriken tomurcuk ter
helalinden birer yaşam olur
dönerdi bize geriye…
bilirdik nerden geldiğimizi ki
aslında varacağımız tek yerdi…
kısacası
döndüğümüzde işten eve
beklediğimiz hazır bir sofraydı
içine hayat bahşedilmiş bir tas çorbayla
azıcık da somun olan…
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz