uykular zamanın çilekeş kucağında
çırpınır durur
gerçekliğin çıplaklığında
düşünceleri yontarım
köşe bucak kaçtıklarım
an olur
çekiç darbeleriyle koynumda
hatıralar kök saldıkça
gönül sularım
gözlerimden sızar
sözcükler bıçak kesiği dillerde
kanar durur
suskunluğun karasında
yalnızlıkları biriktiririm
açılmamış kapılarda gizli yüzün
sensizliğin çapraz aynalarından
benliğime çarptıkça
yazılmamış mısralar
şiirlerime sızar
yüzler kabuk bağlamış çizgilerde
ağlar durur
kayıp ruhlar ağacından
hüzünler toplarım
imkansızlığın gölgesinde
duraksız bitimsizliklerde
koyulaşan çözelti
kanıma karıştıkça
çözümsüzlük taşları
yaşamıma sızar
özlem çiçekleri uçurum diplerinde
bekler durur
sonsuzluk toprağına
hayallerimi ekerim
davetsiz geçmişim
ellerinde demet demet yaralarla
çığıltılar eşliğinde odama geldikçe
tortulaşmış acılar
duvarlarıma sızar
Ve böylece
Bir gün
Bir gün daha
Ölüm yaşama
Bense sensizliğin kucağına sızarım…
25.07.2007
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz