Zamansız gelirmiş acılar
Dağlarda geçermiş,
Umutlar da vardır, sevdalar da
Telli duvaklı at üstünde biricik
Ceylan bakışlı kızın
Saçları rüzgarda taralı oğlun işte
Mağrur başı dimdik
Sevdalarına hasretine
Doğrular değşimeye başlar
Yanlışlara yaklaşır adım adım
Bir değişimdir bu!
Yeni bir elbiseye sığmak gibi
Oysa ümitler öyle değildi
Sevdalarsa bambaşka
Herşey sarpa sarar, karışır birbirine
Düne kadar biz olduğumuz gerçekler
Karşımızda bizi sorgular
Hangisi gerçek?
Çocuğunu düşünürsün sonra
Bakışların karanlıklara takılır
İçini ürperten çığlıklar gelir
Ve bir film şeridi gibi geçer mazin
Gözlerinde koca hayat
Zaman hızlı akıp geçer
Beraberinde onca değişikliklerle
Değişim,
Bu akışkanlığa ahenkli olmalıydı keşke
Doğrular bir gün değişmemeliydi
Sevdalar tükenmemeliydi
Yoksa nereye terkederdi bunca birikimler yerini
Yanlışlar teslim alacak doğruları
İnsanlar değişecek bildikleriyle
Yeni doğrular olacak şimdi
İçimizde buna inanmasak bile
Ben ‘zamanım‘ diyecek
Ben ‘yaşamim’ diyecek
Ben ’dev bir sistemim‘ diyecek
Sen bildiklerini bir kenara bırak
Bundan sonra gerçeklerin bunlardır diyecek
Ve sen başlarsın işte değişim evresine
Gözlerinde anlamsızlaşır bakışlar
Beynindeyse kemiren onca sorularla
“Saçları rüzgarla taralı oğlun fırtınayla oynar”
Sana sunulan gerçekler doğrultusunda
Sana ait olmayan
Yeni bir elbiseye sığmak gibi
Değişmeye başlarsın
Düne kadar yanlış bildiğin
Yeni gerçekler doğrultusunda
Sessiz uslu bir köpek gibi

26.06.2003